Bu nedenle, sabahları arabada radyo dinlemeyi tercih ediyorum. Birkaç sene önce Power FM'de Geveze Şov dinlerdim. Çok da eğlenirdim, hem gevezenin geyikleri hem de çalan müzikler keyifli oludu. Sonra yavaş yavaş sıkıldım. Yapılan geyikler- çok uzun süredir dinlediğim için belki de - fazlasıyla tekdüze ve sıkıcı olmaya başladı.
Şimdi ise evden çıkış saatime göre; ya Nihat Sırdar dinliyorum, ya da haber programlarını...
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjHqVdE6ZC7mAc2ZOP9vg_k23g3G0W0E0VORqmSCluCqZny6iHzLpTRmyBdxUJzZktpw2KOgufVTxJYh281Zo6xTN-P048MnJyCnm3u7CzyW7JjtZAxSwncl-YRxFlruqL7llYhOfz_lr6x/s1600/alem.png)
Eğer evden daha geç, saat 9:00 gibi çıktıysam tercihim, CNNTürk'teki ya da gene Alem FM'deki sabah haber programları. Onlar da genellikle gündemi konuşup, neler olup bittiği, olayların sonuçları ve neler olabileceği yönünde tartışıyorlar. Daha önceki bir yazımda söylemiştim, TV'de haber seyredemiyorum artık.Özellikle acıtasyon yapan haberler ve cinnet haberlerinden nefret ediyorum. Radyo'da haber dinleyince en azından daha ciddi konular konuşuluyor. Birkaç yorumcu kendi bakış açılarından gündemi değerlendiriyor. Hürriyet Gazetesi Ankara Sorumlusu Metehan Demir'in yorumları hoşuma gidiyor. Adam Ankara'da ya da Türkiye'nin her yerinde olan bitene tamamıyla hakim. Mesela, Başbakanın odasında böcek çıkıyor, adam zaten günler öncesinden bu konuyu konuşmuş oluyor... Ben de böylece haberleri ve gündemi öğrenmiş oluyorum.
İstanbul trafiği belli olmaz tabii, bazen yol 1,5 saat bile sürebiliyor. Kaza, kavga, buz, kar, yol çalışması....Arabada geçen kayıp zamanımı böylece ya eğlenerek, ya da öğrenip gerilerek geçirmiş oluyorum. Bir şekilde bu uzuuun ve sıkıcı zamanı değerlendirmek lazım. Benim de şu aralar radyo programı favorilerim bunlar. Bazen de canım sadece yumuşak bir müzik dinlemek istiyor. O zaman da soft, güzel bir CD takıp, tatlı tatlı çalan müzikle değerlendiriyorum zamanı.
Yoksa bu yol hiç bitmez hiiiiç..............
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder