4 Mart 2013 Pazartesi

AYVALIK'TAN BİR TARİF DAHA-ADA KÖFTE

Ada Köftesini duymuş olanlarınız vardır eminim. Ayvalık'ın özel lezzetlerinden biridir. Yapımı çok basit olmakla beraber el ayarı gerektirir.

Benim en büyük şansım, mutfakta gerçekten müthiş lezzetler çıkartan ve bu lezzetlerin tariflerini, benimle paylaşan bir kayınvalideye sahip olmaktı. Kayınvalidem hayattayken aldığım tariflerin bir çoğunu, ancak O'nu kaybettikten sonra denemeye fırsat buldum. Ama, öyle detaylı ve güzel anlatmış ki, genellikle her yaptığımda onunkiyle aynı lezzeti yakalayabildim.

Ada Köftesi'de bu tariflerden biri. Eskiden Ayvalık'ta esnaf lokantalarında sık sık bulabildiğimiz Ada Köftesi; artık ne hikmetse pek yapılmıyor. Belki de kızartma olduğu için pek tercih edilmiyor. Ancak, taze taze yapılıp yenen, yanında bir salatayla müthiş lezzetli olan, içi yumuşacık bu köfteyi, özellikle hafta sonu menülerinize katmanızı öneririm. Üstelik hem çocuklar bayılıyor, hem de büyükler...Mis gibi kekik kokan, yumuşacık köftelerden bahsediyorum. E, daha ne olsun?

Ada Köftesi
Gelelim tarifine:

Yaklaşık yarım kilo orta yağlı kıyma
2 adet kuru soğan
1 adet bayat ekmek
Tepeleme dolu bir yemek kaşığı kekik
1 çay kaşığı tuz ve karabiber
1 bardak un
Kızartmak için zeytinyağ

Soğanları rendeleyin, ekmeği bütün olarak ufalayıp bol suda ıslatın. Suyunu fazla sıkmadan kıyma ve soğana ekleyip baharatları da ilave edip yoğurun. Çok sulu ve cıvık bir harç olacak. Bu harcı bir saat kadar buzdolabında dinlendirin. Buzdolabından çıkarınca, içi un dolu bir kaba, harçtan kaşıkla dökerek unda yuvarlayarak her tarafını unla kaplayın. Fazla ununu silkeleyerek, ocakta kızdırdığınız zeytinyağın içinde çevirerek kızartın.

Bol kekikli olması ve harcının mümkün olduğu kadar sulu olması, lezzeti bakımından önemlidir. Yanında salata, piyaz, turşu ve kızarmış patatesle ve daha canınız ne çekiyorsa ekleyip sıcak sıcak servis edilirse lezzetine doyamazsınız. Ama unutmayın mutlaka taze taze tüketin, kalan ada köftesi ısıtıldığında pek aynı lezzeti vermiyor. Ya da harcınız çok olduysa, aynen o sulu haliyle dolapta bir iki gün bekletip tekrar kullanabilirsiniz. Son derece de pratik yani.

Yukarıdaki resim malesef bana ait değil, çünkü ocaktan alır almaz yiyelim derdine düşünce, fotoğraf çekmeyi unutmuşum. Bu resmi Ayvalık'taki Özgün Zeytinyağlarının web sayfasından aldım. Bir sonraki yapışımda mutlaka kendi yaptığımın resmini çekip buraya koyacağım.

Afiyet Olsun.
Sevgiyle...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder